Boşanma sürecinde velayet hakkı, taraflar arasında en hassas ve kritik konulardan biri olarak karşımıza çıkar. Velayet, çocuğun bakım, eğitim ve gelişiminden sorumlu olan ebeveynin hak ve yükümlülüklerini ifade eder. Mahkemeler, velayet hakkını belirlerken çocuğun üstün yararını esas alır. İzmir Avukat Merve Üstündağ, boşanma davalarında velayet süreci ve ilgili hukuki meselelerde profesyonel destek sunmaktadır.
Velayet hakkı, çocuğun ihtiyaçlarının karşılanması, eğitiminin düzenlenmesi ve genel olarak refahının sağlanması için ebeveynlere tanınan bir yetkidir. Bu hak, boşanma davalarında ya anneye ya da babaya verilmekte, bazı durumlarda ortak velayet de söz konusu olabilmektedir.
Velayet hakkı, Medeni Kanun’un 335. ve devamı maddelerinde düzenlenmiştir. Anne ve babanın evli olduğu durumlarda velayet hakkı ortak şekilde kullanılırken, boşanma ile bu hak genellikle bir tarafa devredilir. Ancak velayet hakkı devredilse bile diğer ebeveynin çocuğun gelişimi ve refahına dair sorumlulukları devam eder.
Mahkemeler velayet hakkını belirlerken çocuğun menfaatlerini gözetir. Çocuğun fiziksel, duygusal ve sosyal gelişimini etkileyebilecek her türlü faktör dikkatle değerlendirilir.
Velayet kararı verirken çocuğun yaşı önemli bir kriterdir. Özellikle küçük yaştaki çocukların anne bakımına daha fazla ihtiyaç duyduğu kabul edilir. Ancak, annenin bu sorumluluğu yerine getiremeyecek durumda olması halinde bu durum değişebilir.
Ebeveynlerin gelir durumu, yaşam standartları, çocukla kurdukları duygusal bağ gibi faktörler de mahkemelerin değerlendirmesinde önemli rol oynar. Çocuğa daha uygun bir yaşam sağlayabilecek ebeveynin lehine karar verilmesi olasıdır.
Mahkemeler, belirli bir yaşın üzerindeki çocukların velayetle ilgili fikirlerini dinleyebilir. Çocuğun kiminle yaşamak istediği dikkate alınsa da bu görüş, tek başına belirleyici değildir.
Ortak velayet, çocuğun her iki ebeveyniyle de sürekli bir ilişki kurmasına olanak tanıyan bir düzenlemedir. Türkiye’de ortak velayet genellikle tarafların anlaşması durumunda uygulanmaktadır. Ancak, bu durum boşanma sürecinin niteliğine ve mahkeme kararına göre değişiklik gösterebilir.
Ortak velayet, çocuğun her iki ebeveyniyle de güçlü bir bağ kurmasını destekler ve tarafların sorumlulukları paylaşmasını sağlar. Ancak bu tür bir düzenlemenin sağlıklı bir şekilde işleyebilmesi için ebeveynler arasında etkili bir iletişim olması gerekir.
Boşanma sürecinde velayet hakkı, çocuğun geleceği üzerinde doğrudan etkili olduğu için titizlikle ele alınmalıdır. Ebeveynlerin bu süreçte profesyonel hukuki destek alması, hem çocuk için en iyi kararların alınmasına yardımcı olur hem de sürecin daha sağlıklı bir şekilde ilerlemesini sağlar.
